Beğdili boyu, Oğuz Kağan Destanı‘na göre Oğuzların 24 boyundan biri ve Kaşgarlı Mahmud‘a göre Divân-ı Lügati’t-Türk‘teki yirmi iki Oğuz bölüğünden yedincisi; “Begtili”lerdir. Belgeleri şudur : [1] diye tanımladığı bir Oğuz boyudur.
Boz-Oklar‘a mensup olarak Beg-Dili, Beğdili şeklinde de ifade edilmiştir. Zamanla bu kavram bazı yazılı eserlerde Baydili-Baydilli-Beğdili-Beğdilü-Beğdilli-Beğdillü-Beydili-Beydilli-Badılı-Badıllı-Badilli şekillerini almıştır. Begtili boyunun ongunları altın kartaldır. Kuzey orta Anadolu bölgesinde Beğdilī isminde çok yerleşim yerlerine bulunur. Günümüz Azerbaycan‘da da Beydili ve Beydilli isminde iki yer vardır. Kuzeydoğu İran‘da da Astarābād‘da Atrak ve Rūd-e Gorgān nehirleri arasında Gökleng Beğdili (Čāqū Beğdili de denilir.) isminde yerleşim yeride vardır. Bunların alt oymakları Pank, Aman-Koca (Aman-Ḵōja), Boran (Borān) ve Kareşmaz (Qarešmaz) olarak adlandırılır[2]. Pierre Oberling’e göre, güney İran‘da iki küçük Bigdeli boyu Kaşkaylar birliğindeki Kaşküli (Keşkölli) kabilesine aittir[3].
Beğdili boyu, Selçuklular‘la birlikte 5. ila 11. yüzyılları arasında İran ve Anadolu‘nun fethinde büyük rol oynamıştır. Diğerleri de 7. ila 13. yüzyılları arasında Moğol istilasından kaçmışlar, olasılıkla Suriye‘ye ulaşmışlar ve Memluklar ile güçlerini birleştirdikleri görülmüştür. Beğdili boyu Suriye‘den güney ve doğu Anadolu‘ya ve daha sonra İran‘a yayılan Akkoyunlu ve Safeviler altında bazı önemli bir konuma sahip olmuşlardır. Ayrıca, Harezmşahlar Devleti Beğdilli boyuna mensup Kutbuddin Muhammed Harezmşah tarafından kurulmuştur.

BEĞDİLİ BOYUNUN 1694 YILINDA İTİBAREN 1712 YILLARI ARASINDA BU GÜN SÜRİYEDE BULUNAN RAKKA YA SÜRGÜN EDİLME BELGESİDİR
8. ila 14. yüzyılın ikinci yarısında Beğdili boyu Taşkun Oğulları komutası altında varlık göstermiştir. 9. ila 15. ve 11. ila 17. yüzyılları arasında Halep ve Diyarbakır arasındaki bölgede en iyi mera’da büyük bir Beğdili topluluğu yaşamıştır. 11. ila 17. yüzyıllar arasında yaşamış olan bu ilk 12.000 çadırlı Halep Türkmenlerinin olduğu tahmin edilir. 10. ila 16. yüzyılda başka bir topluluk da Sivas ve Malatya arasındaki bölgeye yerleşmiş ve bazıları daha sonra güneye doğru Rakka civarına geçmiştir[4]. 10. ile 16. yüzyıla ait Osmanlı vergi kayıtlarında 23 Beğdilī yer adı görülür. Bugün yaygın olarak Malatya, Konya, Rakka, Maraş illerinde varlığını sürdüren boy mensuplarının çoğu Türklük özelliği göstermekle birlikte bir kısmı diğer toplumlara katılarak entegre olmuştur. Boy kültürünü en orijinal yaşayan birkaç Alevi Türkmen köyü de bulunur.
BADILLI/BEKDİLİ/BEĞDİLİ
En fazla Siverek – Urfa arasında bulunduğu gibi Anadolu’nun her tarafında ve Türkiye haricinde bulunan büyük bir Türk boyudur. F. Kırzıoğlu «Siverek’teki Badıllı’lar kendilerinin Türkmen olduklarını bilirler» demektedir.
Kaşgarlı Mahmut’un «Oğuzlar’ın» listesinde 7. Oğuz boyu olarak «Beğdili/Bedilli» olarak geçer. «Reşidüddin’in» Oğuzlar listesinde, Bozoklardan, Yıldız Han neslinden (Avşar, Kızık, Karkın’da bu boydandır) gösterilmektedir. «Yazıcıoğlu’nun» Oğuzlar boyu listesinde de yine aynı Boz-Oklar’a bağlı olarak gösterilmiş büyük bir Türk boyudur.
Bu boy, «Reşidüddin Oğuz-namesinde Hükümdarlar çıkaran beş boydan biri olarak da zikredilmektedir.
XIV. yüzyılın ikinci yarısında yazılmış olan «İnşa» kitabında Türkmen boyları ve ailelerine ait listede yine de Beğdilliler geçmektedir.
İran’daki Türk – Safevi devletinin kuruluşuna Beğdilli boyu’nun büyük bir katkısı olmuştur. Kanuni devrinin ilk yıllarında, Halep Türkmenleri arasında büyük bir topluluk halinde bulunmuşlardır. Bu zamanda 40 obadan ibaret idiler. Bunlardan birinci oba boyun adını taşımakta ve 260 vergi nüfusuna sahip bulunmakta idi. «Küçük – Karacalu ve Büyük Karacalu’dan sonra «Kürtler obası» gelmektedir ki, bunun mühim bir koludur. Boz-ulus türkmenleri arasında da bulunmaktadır. Beğdili obasının beşinci sıradaki «Kuzucaklu», 13. sıradaki «Balabanlı» (Dersim oymaklarından Balaban oymağının, bunlarla aynı oluşu dikkat çekicidir), 15. sıradaki «Taş – baş», 19. «Dimleklu», 22. sırada «Ulaşlu» (Bu Oba’dan çok bilgin ve büyük adamlar yetişmiştir. Erzurum kongresini hazırlayanlardan Av. Hüseyin Avni Ulaş bunlardandır.), 25. sıradaki «Tatalu».
26. ve 27. sıradaki Beğ-dili obalarının, din ve tarikat adamlarından meydana geldiğini öğrenmekteyiz. Bunlardan birincisi, «Hoca Ali Bey», ikincisi, «Boz Geyikli» adını taşımaktadır. Bu kayıtlar, bu gün Gaziantep ve Suriye’deki Türkmenlerin yakından tanıyıp ve saydıkları «Boz-Geyiklu» dedenin hangi boya mensup olduğu meydana çıkmaktadır. «Müverrih Naima», Beğdilli Türkmenlerinin Halep’den Diyarbakır’a kadar uzanan sahanın en güzel yaylaklarına sahip olduklarını yazmaktadır.
Beg-dilli’lerin büyük bir kısmı uzun zaman Rakka’da iskan edilmişlerdi. Harran’ın altındaki «Ayn – aruz ve Ağca – kaleden», Rakka’ya varıncaya kadar. Belik çayı boylarında yerleşmiş olan Beğdilli’lerin başlarında Ulubeğleri Akkoyunlu’Iardan Firuz Beğ oğlu Şahin Beğ, kardeşi Kenan Beğ ve Kurt Beğ vardı. Daha sonra Rakka’nın iklimine dayanamıyan bazı Beğ-dilli obalarının Firuz beğ’in başkanlığında İran’a göç etmiş olduklarını görmekteyiz. «Beğ-dilli’lerin bir çokları bu beğlerinin gidişini unutmamış ve çocuklarının bir çoğuna «Feriz» şeklinde ad koyarak bu eski hatıralarını zamanımıza kadar yaşatmışlardır. (Gaziantep Barak Beğdili Türkmenleri arasında-bu hatıraya ait izlenimler hala yaşamaktadır, bunları yaptığım araştırmalarda tesbit etmiştim).
Boz-ulus Türkmenleri arasında (Diyarbakır – Urfa arasında), kuzey Suriye’de «Beğ-dilli/Badıllı» boyundan bir oymağın buraya gelerek bu topluluğa katılmış olduğunu, yine Tarsus’da «Varsak Türk (Farsak) boylarının» en büyüklerinden olan «Kusun» teşekkülü arasında, 54 vergi nüfuslu bir Beğ-dili oymağını» da görmekteyiz.
Bu gün «Beğ-dili’ler/Badıllı’lar» en çok kuzey Suriye’de Gaziantep Barak bölgesinde, Urfa – Diyarbakır havalisinde bulunurlar. Bazıları Kürmanç lisanı ile konuşmaktadır. Fakat şu tarihi gerçek hiç bir zaman kendilerinin 24 Oğuz boyundan biri olduğunu inkar ettiremez. Emperyalist kültürlerin köleliğini, kabul edenlerin, Kürtçe konuşmalarına bakarak ayrı bir urug olarak görmek istemeleri bu Türk boyuna olan düşmanlıklarının bir tezahürüdür.
DNA Haritam tarafından Türkiye’ye özel satışa çıkarılan Genetik Köken Testi’ni satın almak için tıklayınız.